… ATeŞ…

Şiir Defteri

İlkçağdan öte kabuklar arasında
Ateş bulundu….
Ateş nasırlı avuçlardan
İnsanlığın törpüsüz parmaklarına düştü…
Yakılan her odun parçacıklarında içinde
Biraz düş…Biraz et…
Biraz aş.. Biraz da aşk vardı…

İnsanlığı öğrenirken
Yangınlardan yargıları yakmaya başladık…

Kekelemeye başlan tortu insanlığımız
Dokunmalardaki içdürtülerini
Toprak ananın rahmine
Tohum diyetine attık yamasız…
Ve zamansız..

O ateşlerle ağaçları ısıttık…
Yaprakların damarlarına pus
Kollarına su yürüdü…
Yürüyen suyu zaman çürüttü…

Çürüyen siyah tüylü insanlar
Dokunmaların eşiğine tetik düştü…
Yosun tuttu sincap seslerinde boğulan
İhtiraslı kral aslanlar…

Korozyon yetinmelerin kırma sırtlı sevdası! ! !
Ateş küresindeki yangın şeritleri…
Ta ötelerin eşiğindeki
Gülyazmalı bebelerin beşiğine sıçradı…

Kamp- kent çarpışmaları
Tarih / en güzele elma atması / şöleni
Kanlı biten bir ömrün ihtiraslı savaşlarında
Artık Ne Helena ne de Truva var…
Sıçrıyan ateş lavı
Ninova’yı yakıp geçti…

Meral Bozokalfa

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İşlem Sonucunu Girin * Zaman sınırı tükendi. Lütfen CAPTCHA'yı yeniden yükleyin.